9 Aralık 2014 Salı
2 Aralık 2014 Salı
25 Kasım 2014 Salı
21 Kasım 2014 Cuma
5 Kasım 2014 Çarşamba
28 Ekim 2014 Salı
23 Ekim 2014 Perşembe
12 Ekim 2014 Pazar
30 Eylül 2014 Salı
21 Eylül 2014 Pazar
18 Eylül 2014 Perşembe
16 Eylül 2014 Salı
14 Eylül 2014 Pazar
11 Eylül 2014 Perşembe
1 Eylül 2014 Pazartesi
24 Ağustos 2014 Pazar
21 Ağustos 2014 Perşembe
17 Ağustos 2014 Pazar
12 Ağustos 2014 Salı
21 Temmuz 2014 Pazartesi
18 Temmuz 2014 Cuma
9 Temmuz 2014 Çarşamba
7 Temmuz 2014 Pazartesi
3 Temmuz 2014 Perşembe
30 Haziran 2014 Pazartesi
26 Haziran 2014 Perşembe
23 Haziran 2014 Pazartesi
22 Haziran 2014 Pazar
18 Haziran 2014 Çarşamba
10 Haziran 2014 Salı
SOFRAMIZDAKİ ŞİFALI OTLAR
EGE OTLARI
Tabiat insanoğluna karşı her zaman ne kadar cömert olmuştur. Her yıl bizler hiçbir çaba göstermeden topraklarımızda binbir çeşit ot yetişir. Yeriz içeriz, kalanlar tohuma döner toprakla buluşur ertesi yıl yeniden lezzet, şifa saçar bereketli topraklar. Bir akrabamın kullanmadığı boş bahçesi var. Çok güzel turp otları yetişir. Tohumlar olgunlaştığında kendisi de tohumları bahçenin her tarafına dağıtır. Ertesi yıl konu komşusu, akrabaları körpecik, doğal lezzetli otlar yesin diye. Şu düşüncenin güzelliğine bakar mısınız!
7 Haziran 2014 Cumartesi
3 Haziran 2014 Salı
1 Haziran 2014 Pazar
ACER -JAPON AKAĞACI
Evimin önündeki Acer |
Yapraklarımın güzelliğiyle övünürüm. Turuncu-kırmızı, kırmızı veya kırmızı mor renkli yapraklarımla bulunduğum yerin havasını değiştiririm. Akağaçgiller (Aceraceae) familyasındanım. Asya, Avrupa, Kuzey Afrika ve Kuzey Amerika'da doğal olarak bulunurum. 100'den fazla türüm vardır. Ilıman iklimi severim. Kışın yapraklaarımı dökerim. Bazı cinslerimde yapraklarım koparıldığında süt çıkar. Işık severim ama yarı gölgede de yaşarım Bahçedeki yerimde üzerimde kayısı ağacı olduğu için yarı gölgede sayılırım ve gayet sağlıklıyım.
30 Mayıs 2014 Cuma
26 Mayıs 2014 Pazartesi
24 Mayıs 2014 Cumartesi
20 Mayıs 2014 Salı
18 Mayıs 2014 Pazar
BU BİTKİ DANS EDİYOR
TELGRAF BİTKİSİ -DESMODİUM GYRANS
Salonunuzun köşesinde dans eden bir bitkiniz olmasına ne dersiniz ? Evet yanlış okumadınız, bu marifetli bitki çimlendikten sonra ilk gerçek yapraklarını verir vermez dans etmeye başlıyor. Hem de illa bizler gibi oyun havası olmalı diye de tutturmuyor. Müzik çalınca, el çırpınca, güneş ışığının odaya vurmasıyla, dokununca başlıyor dans etmeye. Hele de gelişmiş ve saksısını doldurmuşsa toplu halde yapraklarının dansının seyrine doyum olmuyor. Asya kökenli olup düzensiz hareketleri Mors alfabesine benzetildiğinden telgraf bitkisi de deniyor. Aslında hareketinin sebebi yapraklarının derinlerine gömülü olan özel organlardaki motor hücrelerinin şişme ve büzülmesidir. Su moleküllerinin hareketi yapraklardaki bu motor hücrelerin şişmesine ve büzülmesine yol açar. Su girişi ve çıkışı yaparken de bitkinin yaprakları hareketlenir. Tamam bilimsel açıklaması var ama bana göre yine de bu bitki dans ediyor :)
Bu ilginç bitkiyi yok olmak üzereyken Dr. Pradit Kampermpool'un çalışmaları kurtarmış. Charles Darwin de bu bitkiyle özel olarak ilgilenmiş. 1880 yılında yayınladığı '' Bitkilerde Hareketin Gücü '' kitabında Hedysarum adını verdiği bu bitkiyi detaylı olarak incelemiş. Bana göre Darwin'in bu özel ilgisi bitkiyi daha da anlamlı kılıyor.
İç mekan bitkisidir ve soğuklara dayanıklı değildir. Tohumla yetiştirilmesinin kolay olduğu belirtiliyor. Ben fide olarak bulamazsam tohumdan yetiştirmeyi düşünüyorum. İlgilenenler için tohum yöntemini paylaşayım : Tohumları önce 24 saat ılık içme suyunda bekletiyoruz. Ardından 1 ölçü elenmiş bahçe toprağına 1 ölçü torf karıştırıp, biraz da humus ve dere kumu ilave edip tohumları ekiyoruz. 24-27 derecede en geç 30 günde çimleniyormuş. Toprak hazırlama kısmı biraz karışık geldi ama ne yapalım gülü seven dikenine katlanırmış.
Salonunuzun köşesinde dans eden bir bitkiniz olmasına ne dersiniz ? Evet yanlış okumadınız, bu marifetli bitki çimlendikten sonra ilk gerçek yapraklarını verir vermez dans etmeye başlıyor. Hem de illa bizler gibi oyun havası olmalı diye de tutturmuyor. Müzik çalınca, el çırpınca, güneş ışığının odaya vurmasıyla, dokununca başlıyor dans etmeye. Hele de gelişmiş ve saksısını doldurmuşsa toplu halde yapraklarının dansının seyrine doyum olmuyor. Asya kökenli olup düzensiz hareketleri Mors alfabesine benzetildiğinden telgraf bitkisi de deniyor. Aslında hareketinin sebebi yapraklarının derinlerine gömülü olan özel organlardaki motor hücrelerinin şişme ve büzülmesidir. Su moleküllerinin hareketi yapraklardaki bu motor hücrelerin şişmesine ve büzülmesine yol açar. Su girişi ve çıkışı yaparken de bitkinin yaprakları hareketlenir. Tamam bilimsel açıklaması var ama bana göre yine de bu bitki dans ediyor :)
Bu ilginç bitkiyi yok olmak üzereyken Dr. Pradit Kampermpool'un çalışmaları kurtarmış. Charles Darwin de bu bitkiyle özel olarak ilgilenmiş. 1880 yılında yayınladığı '' Bitkilerde Hareketin Gücü '' kitabında Hedysarum adını verdiği bu bitkiyi detaylı olarak incelemiş. Bana göre Darwin'in bu özel ilgisi bitkiyi daha da anlamlı kılıyor.
İç mekan bitkisidir ve soğuklara dayanıklı değildir. Tohumla yetiştirilmesinin kolay olduğu belirtiliyor. Ben fide olarak bulamazsam tohumdan yetiştirmeyi düşünüyorum. İlgilenenler için tohum yöntemini paylaşayım : Tohumları önce 24 saat ılık içme suyunda bekletiyoruz. Ardından 1 ölçü elenmiş bahçe toprağına 1 ölçü torf karıştırıp, biraz da humus ve dere kumu ilave edip tohumları ekiyoruz. 24-27 derecede en geç 30 günde çimleniyormuş. Toprak hazırlama kısmı biraz karışık geldi ama ne yapalım gülü seven dikenine katlanırmış.
17 Mayıs 2014 Cumartesi
12 Mayıs 2014 Pazartesi
1 Mayıs 2014 Perşembe
29 Nisan 2014 Salı
24 Nisan 2014 Perşembe
20 Nisan 2014 Pazar
13 Nisan 2014 Pazar
KIRMIZI KADIN DUDAĞI
ÖPÜCÜK ÇİÇEĞİ (PSYHOTRİA ELATA)
Efsaneye göre sadece sevgililer günü öncesinde FEO dünyasının (verimli toprakları, temiz suyu, havası ormanları olan mükemmel bir dünya. Burada yaşayanlar da güç, zihin, akıl ve güzellik yönünden üstün bir ırk) büyük dağlarının yamaçlarında çok güzel öpücük çiçekleri açar. Bu harika çiçeğe sevdiğinizin adını fısıldadığınızda, taç yaprakları çiçeği gitmesi gereken yere götürür.